Böbrek:
Böbrekler karnımızın arka bölümünde yer alan ve her biri yumruk büyüklüğünde olan ve fasulye şeklinde organlarımızdır.
Böbrek Fonksiyonları:
Böbrekleriniz, kanımızı nefron adı verilen milyonlarca mikroskobik filitre aracığıyla temizleyerek idrar oluşturur. İdrar daha sonra böbreklerimizden mesaneye (idrar torbasına) gelerek vücudumuzdan içindeki iç ortamın çoğunu kontrol eden üç temel göreve sahiptir:
1) Vücut Sıvılarının düzenlenmesi :
Kanı temizlemek üzere böbrek aterlerinden alıp genel dolaşıma böbrek venleri aracılığıyla iletirler. Vücut sıvılarının yapısının ve hacminin dengesini, atık ürünleri idrar şeklinde atarak ve besin elektrolitleri (Tuzlar) kana geri vererek sağlarlar.
2) Kandan Atık Ürünlerin Uzaklaştırılması :
Atık ürünler yiyeceklerdeki ve normal kas aktivitesi sonucu proteinlerin yıkılmasıyla oluşur. Üre, kreatinin gibi bu maddeler daha sonra idrarla atılırlar.
3) Hormon Üretilmesi
Sağlıklı böbrekler vücudumuza hormon denen önemli kimyasal maddeler salarlar.
A) Kalsitriol: D vitaminin aktif bir formudur. Yiyeceklerde bulunan kalsiyumun (Kemikteki bir mineral) barsaklardan emilmesini sağlar. Yeterli miktarda D vitamini olmadığında vücut kemiklerden kalsiyum çalar ve kemik hastalığına yol açar.
B) Eritropoetin: Kemik iliğinde kırmızı kan hücrelerinin yapılmasını sağlar ve eksikliğinde kansızlık olur.
Bir Böbrek Problemi Nasıl Anlaşılır?
İdrar yolları probleminin erken belirtileri dokularda şişmeye yol açan sıvı tutulumu, idrar sıklığı ve görünümündeki değişiklik, idrar yaparken yanma hissi, yüksek tansiyon, baş ağrısı ve yorgunluktur. Ağrı birşeylerin yolunda gitmediğinin belirgin habercisidir fakat bazı ciddi durumlarda (nefritlerde, hipertansiyonda) ağrısız olabilir.
Bu belirtilen bir kısmı diğer hastalıklarda da sık bulunur. Basit bir idrar tahlili ve kan testleri bir böbrek uzmanı tarafından ileri bir inceleme gerektiren böbrek problemi olup olmadığını aydınlatır. Böbreklerin ek kapasitesi fazladır. Hatta bazı kişiler bir böbrekle doğarlar ve kötü hiçbir etki görülmeyebilir. Kişiler böbrek fonksiyonlarının %30 uyla oldukça iyi idare edebilirler ancak total böbek yetmezliği tedavi edilmezse öldürücüdür.
Böbrek Yetmezliği Nedir?
Böbrek yetmezliği akut ve kronik olabilir. Temel fark yetmezliğin olma hızı, ne kadar sürdüğü ve yetmezliğin kendisidir.
Akut böbrek yetmezliği saatler veya günler içinde çok hızlı ortaya çıkar. Genellikle geri dönüşümlüdür ve dializ yanlızca böbreklerin çalışmadığı zamanlalrda gereklidir. Akut böbrek yetmezliği örneğin şok veya bir kazada yaralanma sonrasında, bazı zehirlenme türlerinde ve böbreğe giden damarların tıkanması veya yaralanması sonucunda oluşabilir.
Kronik böbrek yetmezliği (son dönem böbrek hastalığı) böbrekleri yavaşça bozan ilerleyici bir hastalıktır. Bu durum yıllar boyu sürebilir ve hastalık çok ilerleyene kadar belirtiler görülmeyebilir.
Kronik Böbrek Yetmezliğinin Bazı Nedenleri:
Iltihap ve böbreğin filtre harabiyet (glomerulonefrit)
Böbreğin bazı bölümlerinin enfeksiyonu (pyelonefrit)
Böbreklere giden damarların hasarlanması sonucu azalmış kan akımı
Diabet
Hipertansiyon
Normal böbrek dokusunun yerini kistlerin alması
Tedavi Seçeneklerine Bir Bakış:
Transplantasyon:
Böbrek yetmezliği tedavisinde transplantasyon (nakil) bir çok avantaj sağlar. En önemlisi böbrek fonksiyonlarını normale dödürür. Iki tip böbrek transplantasyonu bulunmaktadır.
Transplantasyon büyük bir cerrahi girişimi gerektirir ve bu sırada komplikasyonlar görülebilir. Ayrıca transplantasyondaki en önemli problem olan reddetme (rejeksiyon) her zaman görülebilir. Bu nedenle transplant hastalarının ömürleri boyunca immunsupresör adı verilen baskılayıcı ilaçları almaları gerekmektedir.
Bu ilaçların bağışıklık sistemini zayıflatma, kilo alımı, akne (sivilce oluşumu), yüzde kıllanma şeklinde yan etkileri bulunmaktadır. Ancak bu tedavi için yeni geliştirilen ilaçlarla bu yan etkiler azaltılmıştır.
Protein, tuz ve kaloriyle ilgili bazı kısıtlamalar olsa da transplant hastasının diyetinin diyaliz hastasınınki kadar sınırlı olmaması artılar tarafında yer alır.
Transplant Avantajları :
Transplant sağlıklı böbrek gibi çalışır
Hasta kendini "daha sağlıklı" hisseder
Daha az diyet kısıtlaması
Transplantasyon sonrasında diyaliz olmaması
Transplant Dezavantajları :
Bir verici için beklemek
Büyük cerrahi gerektirir
Böbrek reddi riski
Güçlü ilaçlar alma gerekliliği
Diyaliz
Diyaliz, kanınızı temizleyen ve vücudunuzdan atık ürünleri, kimyasal maddeleri ve fazla sıvıyı uzaklaştıran bir işlemdir. Bu işlemin yapılmasıyla ilgili iki temel seçenek bulunmaktadır. Bunlar hemodiyaliz ve periton diyalizidir. Diyalizin böbrek yetersizliğini tedavi etmeyeceğini ce sağlıklı böbreklerin yaptığı şeyi yapamayacağını aklınızda tutmanız önrmlidir. Böbrek yetersizliğinin tedavisinde ilaçlar ve diyet önemli bir yer tutmaya devam edecektir.
Hemodiyaliz :
Hemodiyalizde, "yapay böbreğe", yani diyalizer denen özel bir filtre içeren bir makinaya bağlanacaksınız. Kanınız bir süre vücudunuzun dışında, bu makinanın içinde dolaşarak tekrar vücudunuza dönecek. Bu gerçekleştikçe atık ürünler uzaklaştırılır.
Hemodiyaliz kanınızı doğrudan temizlediği için kanınıza ulaşıp onu uzaklaştırması, temizlemesi ve sonra geri size iletmesi gerekir. Hastadan diyalizöre giden ve geri gelen kan, hastaya bağlanan üç şekli olan diyaliz yollarından (plastik tüpler) biriyle taşınır.
a) Fistül: Bir ven arterin cildin hemen altında, genellikle ön kolda, birlrştirilmesi, iğnenin girişini kolaylaştırmak için venin şişmesini sağlar ve her tedaviden sonra uzaklaştırılır. Tedaviler sırasında yanlız küçük bir yara izi ve şişkinlik görülür.
b) Subklavyan Kanül : Yumuşak, plastik bir tüp köprücük kemiğin altından damara yerleştirilir. Bu ciltten dışarı çıkar ve kullanılmadığı zaman ağzı kapatılarak yerinde bırakılır.
c) Şant: Bir ven arterin kol veya bacakta yarı-kalıcı yapay birlrştirilmesi. ara bağlantının uçları cilt yüzeyinde bulunur ve kullanılmadığı zaman kapatılır.
Fistül:
Hastada; yeterli kan dolaşımını sağlamak için, atar damarla toplar damarın birleştirilmesidir. Fistül açıldıktan sonra hasta; 15-20 gün için, Pıhtılaşma-Enfetsiyon-Kanama açısından yakından gözlenir.
Pıhtılaşma: Pıhtılaşmayı önlemek için; fistüllü kola, sıcak su ile pansuman yapılır.
Enfeksiyon: Enfeksiyon durumunda; antiseptik solüsyonla bölgeyi temizleyip, steril gazlı bezle kapatmak ve antibiyotik kullanmak gerekir.
Kanama: Cerrahi müdahale sonucunda fistül yerinde; sıcaklık ve hematom (pıhtılaşmış kan kitlesi) görülürsa bölgeye soğuk pansuman yapılır.Fistül bölgesi kızarıklık, şişkinlik yönünden gözlenmelidir.
Fistüllü bölgenin Korunması :
Fistüllü kolunuzla ağır kaldırmayınız
Kolunuzu çarpmalardan koruyunuz
Fistüllü koldan kan aldırmayınız
Fistüllü koldan tansiyon ölçtürmeyiniz
Fistülün üzerine saat takmayınız, dar kollu giyisiler giymeyiniz
Bölgedeki derinin esnekliğini için yumuşatıcı kremler kullanınız
Fistülünüz yeterince gelişmediyse bölgeye sıcak su pansumanı yaparak akışkanlığın artmasını ve damarlarınızın gelişmesini sağlayınız. Fistülünüz aşırı gelişmişse kesinlikle sıcak su pansumanı yapmayınız.
Fistüllü bölgeyi temiz tutunuz.
Fistüllü bölgeyi soğuktan koruyunuz.
Kışın gevşek yün eldiven giyiniz.
Hemodiyaliz:
Hemodiyaliz Nasıl Işler ?
Kan diyalizör (yapay böbrek) olarak bilinen bir fitrede temizlenmek üzere vücut dışına çıkarılır. Diyalizör, selüloz veya benzer bir üründen yapılmış yarı-geçirgen bir membranın bir tarafından kanın diğer tarafına dializatın akması prensibine göre işler. Diyalizat, normalde vücutta bulunan fakat böbrek yetersizliliğinde aşırı miktarlara varan mineral ve tuzlardan ayarlanmış bir miktar içerir. Membranın değişik boyutlardaki küçük delikleri; kandaki fazla sıvı ve maddelerin değişik hızlarda küçük moneküller hızlı ve büyük olanlar daha yavaş, geçerek kanda doğru bir denge sağlanana kadar diyalizata aktarılmasını sağlar.
Bir böbrek makinası, kan akımını, basıncı ve değişim hızını ayalar. Herhangi bir zaman diliminde diyalizörde yanlız çok az iktarda kan olduğu için, kan hastadan>dializere>hastaya yaklaşık dört saatte dolaşır. Tedavi genellikle haftada üç keredir. Her hasta için diyalizin zamanı ve miktarı programlanabilir. Tedavinin sıklığı ve süresi elbette ki böbrek yetersizliğinin derecesine ve uzaklaştırılması gereken toksin (zehir) ve sıvı miktarına bağlıdır.
Avantajları:
Tedavi; Eğitilmiş bir ekip tarafından yürütülür.
Tedavi kısadır: 4-6 saat her hafta 2-3 kez
Dezavantajları :
Haftada birçok kez tedavi merkezine gitme süresi
Diyette potasyum, sıvı ve proteinle ilgili pek çok kısıtlama bulunmaktadır.
Hemodializle İlgili Olası Sorunlar ve Cevapları :
Işime Devam Edebilecek miyim?
Ağrı bir işiniz yoksa çalışabilmeniz gerekir. Kendinizi diyalizin birkaç haftasında ve tedaviye başlamadan hemen önce oldukça kötü hissedeceksiniz. 1-2 aylık tedavi sonrasında gücünüz tekrar yerine geleceği için kendinizi daha iyi hissedeceksiniz. Bazı hastalar çalışma saatlerini ayarlar: diğerleri akşam üstleri ve hafta sonları diyalize girer.
Diyaliz Tedavisi Ağrılı mıdır?
Iğne sokma becerisini edindikten sonra diyaliz ağrılı değildir fakat rahatsız edici olabilir. Tedaviler arasından biyo-kimyasal düzeyleriniz yükselip diyaliz sırasında hızla düşer. Bu da sizin bayılacak gibi olmanıza, kendinizi genel olarak kötü hissetmenize, başağrısı veya tedaviden sonra "tükenmiş" hissetmenize neden olabilir. Bu duygular çabuk geçer ve bazı hastalar hemen hiç etkilenmezler. Semptomlar devam ederse diyaliz rejiminizde bir ayarlama yapmanız gerekebileceğinden doktorunuza danışmalısınız.
Olası Komplikasyonlar Nelerdir?
Sık görülen komplikasyonlar, kramp, tansiyon düşüklüğü, deri irritasyonu, kilo kaybı ve üretimdir (kanda atık ürünlerin artması). Uzun vadedeki problem depresyon, anormal kemik erimeleri ve kemik ağrısını içerebilir.
Yaşamımın Sonuna Kadar Dialize Gereksinimim Olacak mı?
Böbrek fonksiyonunuz olmadığı sürece bir diyaliz türüne gereksiminiz olacaktır. Çoğu hasta böbrek naklini umut etmektedir. Ne yazık ki bazıları tıbbi olarak uygun değildir. doktorunuz öneride bulunacaktır. Eğer başarılı bir nakil olursa dializ tedavisi sona erecektir-dializ yok, renal diet yok, fakat hala ilaçlar olacaktır.
Böbrek Yetmezliği Ile Yaşamak:
Diyaliz hastası olmak hayatınız da bir dönüm noktasıdır. 30 yıl öncesinde bu tedaviler yapılmadığı için yaşam mümkün olmuyordu. Modern tıp sizin daha uzun süre ve ürün vererek yaşamanızı olası kılar.
Hastalar olarak hepimiz youln her zaman kolay olmadığını biliyoruz. Diyaliz artık sizin ve ailenizin hayatının bir parçasıdır. Onun sizi yönetmesine izin vermeyin amaç sizin yaşam kalitenizin arttığı bir yaşamdan zevk almanız gereklidir. Istediğiniz şeyleri istediğiniz şekilde yapma gibi özgürlüklerinizin bir kısmını yitireceksiniz fakat kazançlarınızda var: tanıştığınız diğer hastalarla arkadaşlıklar, yeni değerlerin ve deneyimlerin değerini bilmek ve siz isterseniz diğerlerine yardım ederek doyum almak güzel şeylerdir.
Kronik Böbrek Hastalarının Dikkat Etmesi Gereken Noktalar :
Her gün; aynı tartı aleti ve aynı giyisi ile, saatte tartılınız.
Alacağınız günlük sıvı miktarını ayarlayınız. Bu miktarın üzerine çıkmayınız.
Kan basıncınızı sık sık kontrol ettiriniz.
Diyet programınıza kesinlikle uyunuz.
Ilaçlarınızı önerilen miktarlarda ve zamanında alınız.
Mümkün olan sıklıkta (hergün yada gün aşırı) banyo yapınız. Bilhassa fistüllü kolu iyice temizleyiniz.
Düşme ve çarpmalarda kendinizi koruyunuz.
Fistül bakımınıza dikkat gösteriniz.
Size verilen hemodiyaliz programına ve saatlerine mutlaka uyunuz.
hastalıklar
|